Atatürk’ün Hayatı-Doğumundan Milli Mücadele Dönemine

Osmanlı devletinin dağılma döneminde toprak kaybının iyice yoğunlaştığı yıllarda Balkanlarda kalan son topraklarından olan ve Osmanlı’nın Batı’ya açılan kapısı olan Selanik’te 1881 yılında doğdu. Askeri okul sınavlarına girerek Selanik Askeri Rüştiyesini kazanıp, eğitimine devam etmiştir (1893). Burada matematik dersinde başarılı olmuş ve öğretmeni tarafından kendisine Kemal ismi de eklenmiştir.1905 yılında kurmay yüzbaşı olarak Akademiyi bitirdi, ancak muhalif hareketlerinin de etkisiyle ilk görev yeri olarak Suriye-Şam’daki 5. Ordu’ya atandı. 1909 yılında meşrutiyete karşı 31 Mart ayaklanması çıkmış ve bunu bastırmak için oluşturulan Hareket Ordusunun kurmay başkanlığını üstlenmiştir. Balkan savaşlarının ardındansa 1913 yılında askerliği bırakarak Sofya Büyükelçisi olarak görev yapmaya başlayan arkadaşı Fethi Bey’in yanında askeri ateşe olarak atanır. Çanakkale’nin ardından generalliğe yükselmiş ve Doğu cephelerinde görev almaya başlamıştır. Bitlis ve Muş’u geri almıştır. İstanbul’a gelmeden önce de, geldikten sonra da yeni hükümet içerisinde yer almak için girişimlerde bulundu. Samsun’a çıkmasının hemen ardından esas görevini bir kenara bırakarak, vatanın içinde bulunduğu işgale karşı tepki göstermeye ve bu yöndeki girişimleri örgütlemeye başlamıştır. Anadolu’da oluşmaya başlayan bu milli hareket ilk olarak işgale karşı pek bir şey yapmayan Damat Ferit Hükümetinin düşmesi için çabalamış ve kapalı konumda olan meclisin toplanması için girişimlerde bulunmuştur. Meclisin dağıtılmasının ardından Atatürk, Ankara’da olağanüstü yetkilerle toplanacak bir meclis çağrısında bulunmuş ve bu meclis 23 Nisan 1920 tarihinde açılmıştır. Cephelere bakılacak olursa da ilk önce Doğu cephesinde Ermenilerle savaşılmış ve Kazım Karabekir öncülüğündeki ordu Kars, Gümrü gibi bölgeleri geri almış ve Ermenistan ile 2 Aralık 1920 tarihinde Gümrü Anlaşması imzalanmıştır. Londra konferansı sonuçsuz kalınca Yunanlılar 23 Mart’ta tekrar atağa geçmiş ancak 1 Mart 1921’de İkinci İnönü savaşında yeniden yenilgiye uğratılmıştır. Sakarya savaşından sonra hemen saldırıya geçilmemiş ve Mustafa Kemal Paşa, ordunun tam olarak hazır olduğu bir anda saldırıya geçmesi kararında olduğundan, bekleme kararı almıştır. Türk ordusu İzmir, Bursa gibi şehirleri kurtardıktan sonra Çanakkale’ye ilerlemiş ve hedefini Trakya olarak belirlemişti.

Çağdaş Liderler Ansiklopedisi, İletişim Yayınları, Ankara, 1986, ss. 94-119


En son değiştirme: Çarşamba, 1 Ocak 2025, 10:26 ÖÖ