BK D21-25

 

Bilge Kağan Yazıtı (Doğu Yüzü 21-25

 

D21

 

ög(ü)m k(a)tun(u)g köt(ü)r(ü)gme t(e)ŋri il b(e)r(i)g[me t](e)ŋri türü͡k bod(u)n (a)tı küsi yo͡k bolm(a)zun tiy(i)n öz(ü)m(i)n ol t(e)ŋri k(a)g(a)n ol(u)rtdı [neŋ y]ıls(ı)g bod(u)n͡ta üze ol(u)rm(a)d(ı)m içre (a)şs(ı)z t(a)şra tons(u)z y(a)b(ı)z y(a)bl(a)k bod(u)n͡ta [üze olurtum t]ig(i)n (e)ki ş(a)d in(i)m k͡öö[l tigin bir]le sözl(e)şd(i)m(i)z k(a)ŋ(ı)m(ı)z

 

annem hatunu yücelten (yukarı kaldıran) Tanrı, vatan veren Tanrı Türk halkının adı sanı yok olmasın diyerek kendimi o Tanrı kağan (olarak) tahta oturttu. Zengin (ve) müreffeh halkın üzerine hükümdar olmadım. İçerde aşı olmayan, dışarıda giyeceği olmayan kötü durumda halk üzerine hükümdar oldum. Prens iki şad ve kardeşim Költigin ile anlaştık (konuştuk) babamız

 

ög ‘anne’ +(ü)m [1. tekil kişi iyelik eki]

katun ‘hatun’ +(u)g [belirtme durumu eki]

kötür- ‘yüceltmek’ –(ü)gme [sıfat-fiil eki]

ber- ‘vermek’ –(i)gme [sıfat-fiil eki]

‘şan, şöhret’ +si [3. tekil kişi iyelik eki]

bol- ‘olmak’ –ma [olumsuzluk eki] –zun [3. tekil kişi emir eki]

öz ‘kendi, öz’ +(ü)m [1. tekil kişi iyelik eki] +(i)n [belirtme durumu eki]

olurt- ‘hükümdar olarak tahta oturtmak’ < olur- ‘hükümdar olmak’ –t- [ettirgenlik eki] –tı [3. tekil kişi belirli geçmiş zaman eki]

olur- ‘(tahta) oturmak’ –ma [olumsuzluk eki] –dım [1. tekil kişi belirli geçmiş zaman eki]

‘iç, içeri’ +re [yön gösterme eki]

aşsız ‘yemeksiz, yiyeceksiz’ < aş ‘aş, yemek’ +sız [yokluk eki]

taş ‘dış, dışarı’ +ra [yön gösterme eki]

ton ‘elbisesiz, giyeceksiz’ < ton ‘elbise’ +suz [yokluk eki]

yabız ‘kötü, fena’ (yablak yabız ‘kötü, fena’ anlamındaki ikilemeden dolayı *yab isim köküne kadar inmek mümkündür. Ancak böyle bir isim köküne bugüne kadar metinlerde rastlanamadığından * ile gösterilmiştir).

sözleş- ‘anlaşmak’ < sözle- ‘konuşmak’ –ş [işteşlik eki] –dimiz [1. çoğul kişi belirli geçmiş zaman eki]

kaŋ ‘baba’ +(ı)mız [1. çoğul kişi iyelik eki]

 

D22

 

(e)ç(i)m(i)z kazg(a)nm(ı)ş bod(u)n (a)tı küsi yo͡k bo[lmazun] tiy(i)n türü͡k bod(u)n üç(ü)n tün udım(a)d(ı)m kün͡t(ü)z ol(u)rm(a)d(ı)m in(i)m k͡ööl t[igin] birle [eki şad] birle ölü yitü k(a)zg(a)n͡t(ı)m (a)nça k(a)zg(a)n(ı)p bir(i)ki bod(u)n(u)g ot sub kılm(a)dım [men özüm kagan olurtu͡kuma] yir s(a)yu b(a)rm(ı)ş bod(u)n [yadagın yalaŋın] ölü yitü [yana]

 

amcamızın kazanmış oldukları halkın adı sanı yok olmasın diyerek Türk halkı için gece uyumadım, gündüz oturmadım. Kardeşim Költigin ile, iki şad ile (birlikte) ölesiye yitesiye kazandım. Öylece kazanıp birleşik halkı ateş (ve) su kılmadım (birbirine düşman etmedim). Ben kendim kağan olarak oturduğumda her yere gitmiş (olan) halk yayan yapıldak öle yite dönüp

 

eçi ‘amca’ +miz [1. çoğul kişi iyelik eki]

kazgan- ‘kazanmak, elde etmek’ –mış [sıfat-fiil eki] (kazganmış burada bir sıfattır. bodun’un sıfatı görevindedir).

udı- ‘uyumak’ < u ‘uyku’ + [isimden fiil yapım eki] –ma [olumsuzluk eki] –dım [1. tekil kişi belirli geçmiş zaman eki]

olur- ‘oturmadım’ –ma [olumsuzluk eki] –dım [1. tekil kişi belirli geçmiş zaman eki]

ini ‘küçük erkek kardeş’ +m [1. tekil kişi iyelik eki]

öl- ‘ölmek’ –ü [zarf-fiil eki]

yit- ‘kaybolmak, yitmek’ –ü [zarf-fiil eki]

öz ‘kendi, öz’ +üm [1. tekil kişi iyelik eki]

olur- ‘oturmak’ –tuk [geçmiş zaman sıfat-fiil eki] +(u)m [1. tekil kişi iyelik eki] +a [yönelme durumu eki]

bar- ‘gitmek’ –mış [sıfat-fiil eki] (bodun’un sıfatı görevindedir).

yadag ‘yaya’ +(ı)n [araç durumu eki]

yalaŋ ‘çıplak’ +(ı)n [araç durumu eki]

yan- ‘dönmek’ –a [zarf-fiil eki]

D23

 

k(e)lti bod(u)n(u)g ig(i)d(e)y(i)n tiy(i)n yır(ı)g(a)ru [o]g(u)z bod(u)n t(a)pa ilg(e)rü k͡ııt(a)ń t(a)t(a)bı bod(u)n t(a)pa bir(i)gerü t(a)bg(a)ç t(a)pa (e)ki y(e)g(i)rmi sül(e)d(i)m süŋ(ü)şd(ü)m (a)n͡ta kisre t(e)ŋri y(a)rl(ı)k(a)du͡k üç(ü)n k͡uut(u)m ül(ü)g(ü)m b(a)r üçün ölt(e)çi bod(u)n(u)g t[irg](ü)rü ig(i)tt(i)m y(a)l(a)ŋ bod(u)n(u)g tonl(u)g k͡ılt(ı)m çıg(a)ń bod(u)n(u)g b(a)y kıl͡t(ı)m

 

geldi. Halkı besleyip doyurayım diye kuzeyde Oğuz halkına doğru, doğuda Kıtay (ve) Tatabı halkına doğru, güneyde Çin’e doğru on iki (kez) sefer ettim, savaştım. Ondan sonra Tanrı (öyle) buyurduğu için bahtım (ve) kısmetim olduğu için ölecek halkı diriltip doyurdum, çıplak halkı giyimli kıldım, fakir halkı zengin yaptım,

 

kel- ‘gelmek’ –ti [3. tekil kişi belirli geçmiş zaman eki]

igid- ‘besleyip doyurmak’ –eyin [1. tekil kişi emir eki]

tap- ‘bulmak’ –a [kalıplaşmış, yapım eki görevini üstlenmiş zarf-fiil eki]

süŋüş- ‘savaşmak’ –düm [1. tekil kişi belirli geçmiş zaman eki]

kut ‘baht, talih’ +um [1. tekil kişi iyelik eki]

ülüg ‘kısmet, nasip, paya düşen’ < üle- ‘paylaşmak’ –g [fiilden isim yapım eki: İlerleyici ünlü benzeşmesi ile ülüg]

öl- ‘ölmek’ –teçi [gelecek zaman sıfat-fiil eki] (bodun’un sıfatı görevindedir)

tirgür- ‘yaşatmak’ < tir- ‘yaşamak’ –gür [ettirgenlik eki] –ü [zarf-fiil eki]

igit- ‘beslemek’ –tim [1. tekil kişi belirli geçmiş zaman eki]

ton ‘elbiseli, giyimli’ +lug [isimden isim -sıfat- yapım eki]

D24

 

(a)z bod(u)n(u)g ük(ü)ş k͡ılt(ı)m ıg(a)r (e)ll(i)gde [ı]g(a)r k(a)g(a)nl(ı)gda y(e)g k͡ılt(ı)m tört bul(u)ŋd(a)kı bod(u)n(u)g k͡oop b(a)z k͡ılt(ı)m y(a)g(ı)s(ı)z kı[l͡t](ı)m k͡oop m(a)ŋa körti y(e)ti y(e)g(i)rmi y(a)ş(ı)ma t(a)ŋut t(a)pa sül(e)d(i)m t(a)ŋut bod(u)n(u)g buzd(u)m og(u)lin yu[tuz]in yılkısin b(a)r(ı)min (a)n͡ta (a)lt(ı)m s(e)k(i)z y(e)g(i)rmi y(a)ş(ı)ma (a)ltı çub sogdak

 

az halkı çok yaptım, güçlü devleti olandan, güçlü kağanı olandan daha iyi yaptım. Dört taraftaki halkı hep kendime bağımlı yaptım, düşmansız hâle getirdim, (bu halkların) hepsi bana bağımlı oldu. On yedi yaşımda Tangut tarafına doğru asker sevk ettim, Tangut halkını bozguna uğrattım, çocuğunu, kadınını, at sürüsünü, (tüm) varlıklarını o zaman aldım. On sekiz yaşımda Altı bölge Sogdak(larına)

 

ellig ‘devletli, devleti olan’ < el ‘devlet’ +lig [isimden isim yapım eki] +de [bulunma durumu eki]

yagısız ‘düşmansız’ < yagı ‘düşman’ +sız [yokluk eki]

kör- ‘itaat etmek, tâbi olmak’ –ti [3. tekil kişi belirli geçmiş zaman eki]

yaş ‘yaş, sürülen ömür’ +(ı)m [1. tekil kişi iyelik eki] +a [yönelme durumu eki]

buz- ‘bozguna uğratmak, bozmak’ –dum [1. tekil kişi belirli geçmiş zaman eki]

yutuz ‘eş, zevce’ [3. tekil kişi iyelik eki] +n [belirtme durumu eki]

yılkı ‘at sürüsü’ +sı [3. tekil kişi iyelik eki] +n [belirtme durumu eki] 

barım ‘mal, mülk servet’ [3. tekil kişi iyelik eki] +n [belirtme durumu eki]

D25

 

t(a)pa sül(e)d(i)m bod(u)n(u)g (a)nta buzd(u)m t(a)b[g(a)ç o]ŋ toto͡k b(e)ş tüm(e)n sü k(e)lti ıdu͡k b(a)şda süŋ(ü)şd(ü)m ol süg (a)n͡ta yoo͡k kışd(ı)m y(e)g(i)rmi y(a)ş(ı)ma b(a)sm(ı)l ıdu͡k k͡ut ug(u)ş(u)m bod(u)n (e)rti (a)rk(ı)ş ıdm(a)z tiy(i)n sül(e)d(i)m …………………………. i͡çg(e)rt(i)m k(a)l(ı)ŋ ……………….. (e)b(i)rü kelürtüm (e)ki ot(u)z y(a)ş(ı)ma t(a)bg(a)ç

 

doğru asker sevk ettim, halkı orada bozguna uğrattım. Çinli Ong Totok elli bin (kişilik) ordu (ile) geldi. Iduk Baş’ta savaştım, o askeri orada yok kıldım. Yirmi yaşımda, Basmıl Iduk Kut’u akraba kavim idi “Kervan göndermiyor” diye sefer ettim ……………….. bağımlı kıldım, harac ………………… çevirip getirdim. Yirmi iki yaşımda Çin

 

‘asker, ordu’ +g [belirtme durumu eki]

kış- ‘kılmak’ –dım [1. tekil kişi belirli geçmiş zaman eki]

uguş ‘boy, grup’ +um [1. tekil kişi iyelik eki]

ıd- ‘göndermek’ < ı- ‘göndermek’ –d [fiilden fiil yapım eki, pekiştirme eki] –maz [olumsuz 3. tekil kişi geniş zaman eki]

içger- ‘bağımlı kılmak’ < ‘iç’ +ger [isimden fiil yapım eki] –tim [1. tekil kişi belirli geçmiş zaman eki]

ebir- ‘çevirmek, evirmek’ –ü [zarf-fiil eki]

En son değiştirme: Perşembe, 16 Kasım 2017, 3:45 ÖS